menu Menü
Logo Yengi Mecmua

Sahra-yı muhabbetde o divanelerüz kim

Mecnun-ı melametzede en akilimüzdür



SÖYLENEN ŞİİR, KONUŞMA DİLİ, SPİKER VE OZAN Önceki MANİFESTOYA ZEYL Sonraki

ŞAİRİN HİLELERİ VE GERÇEĞİN REVİZYONU

Modern sanatın obsesifliği ve Postmodern sanatın sarkastikliği arasında. Neredeyiz? Neresi bura? Ne yapmalı? Kasıntı babalarımıza mı özeneceğiz, yoksa özenti abilerimize mi? Başka bir yol var mı? Tanrılığa mı soyunmalı tekrar? Hayvanlığa yeniden övgüler mi dizmeli? Tasarım mı, doğallık mı? Şiir bir olay mı? Süreç mi? Hadi aynı soruları sormaya devam edelim, bıkmadan usanmadan. Ne geçecek peki elimize? Hiç. Evet, belki burdan başlamalı. Hiçlikten. Her şeyin başladığı yerden.

Şair aziz değildir. Hata yapmaktan korkmamalı! herkes böyle söylememi bekliyor şimdi. Ama hayır! Tembelliği, asalaklığı estetize etmekten daha alçakça çok az şey vardır. Şair tetik disiplininden kopmamalı. Öyleyse geriye tek bir seçenek kalıyor. Kaderin ve iradenin ortasını bulmak, hatta onları bütünleştirmek. Bunun da bir yolu var: hata tasarımı.

Bir hata nasıl tasarlanır? Bazı insanlar kendi ölümlerini tasarlar mesela. İntihar! Evet, hata tasarımları şiiri bir intihar eylemine dönüştürebilir. Böylece şair ihtiyaç duyduğu yüceliğe ve sefalete aynı anda kavuşmuş olur. Kendini öldürme eylemi, insanı hayatın hem öznesi hem de nesnesi kılar. Aynı şekilde hata tasarımları da şiire kaotik bir düzen kazandıracaktır.

Bazı tasarım örnekleri var aklımda. Kitsch şeyler. Ancak durduğum yeri çok iyi anlatıyor. Bu aynı zamanda başlangıç noktam. Bilinçli yapılan adres karışıklıkları, isim yanlışları -,öyle ki ilk bakışta hata, gaf olduğundan kimse şüphe duymamalı. Ve elbette fonksiyonel olmaları gerekiyor. Bir ismi yanlış söylediğinizde, bu bir olay mahali de olabilir,- bir savaşın, devrimin gerçekleştiği yeri yanlış söylemek gibi. (Tarihi karıştırmak?) Yanlış alelade olmamalı. Nasıl ki gerçeği ortaya çıkaran bir nesnel zemin var, yanlışın da bir mantığı olmalı. Geometrisini şairin belirlediği bir mantıkta arzuladığımız şey, düşkün bir melek gizli. Biz ona iblis adını verdik.

Homerik şiir bulutların üstündedir. Göksel ve derindir. Kayıt alınan mekanlar bu yeni epiğin sahnelenmesine uygun olarak seçilecektir. Mısralarda veya mekânda Homerik şiiri küçülten, onu gökteki tahtından dünyaya fırlatan unsurlar bulunmalı. Yüce ve sefil uyumu ancak böyle sağlanabilir. İnsanın tanrı ve hayvan yanları, şiire hareket kazandıran sorun alanımız… Kayıt cihazının şairin yüzüne düşen gölgesi, veya seçilen mekanın tarihsel dokusunu, sembolizmini bozan bir çöp tenekesi, külüstür araba vs. Bunların hepsi, yahut buna benzer başka trickler, işimizi görür.

İnsanın kusurlarıyla övünmesi zayıflık alametidir ve zayıfların estetiği arabesktir. Elbette şiir arabeskin düşmanıdır. Öyle de kalacak. Önümüzde iki seçenek var, ya eskiler gibi kusurlarımızı yontmaya çalışacağız. Ya da yepyeni bir şey yapacak; kusurlarımızı bileyecek ve onları çok etkili silahlara dönüştüreceğiz.

Enes Gündoğdu Estetik Modern sanat


Önceki Sonraki

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İptal Yorum gönder

keyboard_arrow_up